Sizlere bahsetmek istediğim kişi benim de hayatından etkilendiğim müzik için Polonya Başbakanlığı görevinden istifa eden Paderewski ve onun tarihe not düşülen ilginç cümleleri..12 yaşında Varşova Konservatuarına giren, bir müzisyen olmak için geç kaldığı söylenen bir döneminde vazgeçmeyip eğitim alarak bugün bile hala Chopin'i en iyi yorumlayanlardan biri olarak gösterilen Paderewski dönemin başkanı Wilson için konser vererek 1.Dünya Savaşı sürecinin en güçlü aktörlerinden birini yanına almayı garantileyerek Paris merkezli Polonya Ulusal Komitesine üye olmakla kalmayıp, komitenin ABD temsilcisi olarak görev aldı..Bu aynı zamanda onun halkının gözünde güçlü bir siyasi figür hatta ulusal kahraman olarak görülmesini de sağladı.1919 yılında bağımsızlığını kazanan Polonya'nın Başbakanı ve Dışişleri Bakanı artık piyanonun üstadı Paderewski idi...Bir gün, Başbakan olarak gittiği Paris'te Paris Üniversitesini gezmek istedi. Müzik bölümüne geldiğinde yanına bir öğrenci yaklaştı. "Siz o ünlü piyanist Jan Paderewski değil misiniz?" dedi öğrenci. Başbakan"Evet o bendim" diye gururla yanıtladı alacağı tarihi cevabın farkında olmayarak."Öğrenciden diğer soru geldi"Fakat şimdi?" Paderewski ise "Şimdi Polonya Başbakanıyım işte"deyince üniversite öğrencisi "Ne büyük bir düşüş değil mi" dedi.. Paderewski bu sohbeti o kadar dert edindi ki sonradan Polonya'ya döndüğünde o tarihe geçen konuşmasını yaptı ve dedi ki; "Piyanonun tuşlarına hükmetmek devlete hükmetmekten zormuş meğer! Başbakan iken ırmak geçmeyen yere köprü vaat edersiniz herkes inanır.Halkı kandırarak devlete hükmedebilirsiniz ama 7 oktavlı bir piyanoda "fa" sesine basıp "do" diye yutturamazsınız.Notalar sizi gerçeğe , yalnızca gerçeğe,matematiksel ölçüye, tartıya, armoniye, melodiye doğru sesi vermek için doğru tuşa basmaya mecbur eder. Müzik sizi yalandan,sahtelikten kurtarır..." Paderewski sadece 10 ay Başbakanlık yaptıktan sonra görevinden ayrıldı ve müzisyenliğe devam etti. En son konserini 1939 yılında 79 yaşında vererek kariyerini noktaladı. 1941'de New York'ta hayata veda etti. Müthiş bir yaşam değil mi?.