Ordu Fatsa ; Karadenizin ciğerine hançeri 2013’de kim sapladı?
Kestane ormanlarını kim yok etti?
Fatsa Kaya mezarları , Roma Kalesi gibi tarihi sit alanlarının çevresine kim zarar verdi?
Ordu Fatsa ,Maksutlu Köyü’ne 300 metre mesafede ,kim altın madeni açılmasına müsaade etti? 
Dört yılda 2000 dönümlük ağaçlık arazinin çölle çevrilmesine, kim göz yumdu?
Kestane ve fındık ağaçlarının yok edilmesine kim ses çıkarmadı?
  Ordu Fatsa’da altın madeninin 2013’de başlayan açılış sürecinde sırasıyla; Erdoğan Bayraktar ( Madenin açıldığı yıl sonu istifa etti) 64. Dönem Çevre Bakanı Fatmagül Demet Sarı, 65.Dönem Çevre ve Şehircilik  Bakanı Murat Kurum…
Hani şimdi diyorlar ya afişlerde ;”Sadece İstanbul” yooo sadece İstanbul değil. Ordu Fatsa, Çanakkale-Balıkesir arası Kazdağları, Antalya Finike, Saros Körfezi ,Artvin ,Cerattepe, Sinop ,Yassıada, Trabzon Uzungöl, Bodrum ,Çanakkale Kirazlı ve daha memlekette kaç yer, delik deşik edildi. 
Kim demiş sadece İstanbul diye…
 Bu hafta Fatsa’yı anlatacağım. haftaya diğerlerini sırası ile. 
Yemyeşil bir vadiydi Fatsa. Elma, erik ağaçları ,üzüm bağları vardı. Tavşanlar vardı, sincaplar vardı. Şimdi ise dev bir altın madeni ve üzerinden kuş bile uçmuyor. Orman diye bir şey kalmadı, içme sularında alüminyum çıktı. Bahçeler köyüne 500 metre uzakta siyanür havuzu yapıldı. Köy halkı dieniş çadırı kurdu, 2014 yılıydı, eylem yaptılar. Zehirleniyoruz , bizi duyun, Fatsa yok ediliyor dediler. Duyan olmadı. Eylem yapan halka “Marjinal grup” dediler. 
 Sarıhalil Mahallesi’ne 2 km uzaklıkta siyanür için ağaçların tamamı söküldü.
ÇED dosyası 2013’te sürece başlatmıştı. Fakat hiç bir sonuç alınamadı. Yaşayan çevre ahali resmen ölüme terkedildi. Sarıhalil, Erenköy ve Bahçeler köyleri civarında maden alanı açılmaya ve genişletilmeye devam edildi. Sondaj vuruldu, Şenyurt da ağır metal çıktı.
 Bölge her geçen gün daha da çıplaklaştı. “Fatsa Çevre Derneği “kuruldu. Tepkiler sonrası ÇED raporu ile maden çalışmaları sadece iki yıl durdurulabilirdi. Ancak alanın büyütülmesi engellenemedi. Kesilen ağaçların yerine de yenileri dikilmedi. Aşırı yağışlar sonrası siyanür ve ağır metallerle kirlenmiş, çamurlu sular derelere karıştı. O dere suları tarlaları suladı, biriken suları inekler içti ,o sularla beslenen otlarla beslendi,  onların sütünden yoğurt peynir yaptılar, etinden çoluk çocuk yedi. Tam bir doğa katliamına sebep olundu. Semt pazarlarında , tezgah açanlara soruyorlardı, maden civarı köyden mi getirdiniz bu ürünü diye. Civar köylerden geldi ise alıp yemiyorlardı. Hem sağlık olarak , hem ekonomik olarak dibe vurdu Fatsa.
Şu an geçici olarak durdurma kararı alınan madende , iş makinaları hâlâ çalışıyor. Durdurma kararında;”Bir sonraki karara kadar geçici olarak durdurulmuştur” yazmakta. Yani her an tekrar çalışmaya başlayabilir diyor. Zira seçim biter bitmez , alınan tek bir karar, altın madeninin yeniden devam etmesi için yeterli.
 Fatsa‘nın tepeden görüntüleri bombalanmış bir şehirden  farksız artık. Sahra‘daki çöl gibi.  Karadeniz’in kalbi Ordu Fatsa‘da  şehir merkezinden 10 dakika uzaklıktaki görüntüler içler acısı. Kalan toprakların üzerinde, ince sulama su borulari var, fakat bunlar bir tarlayı sulamak için değil. Kenarları çift sıra tel örgü ile kafeslenmiş ,bu damlama sistemleri, siyanürün toprakla buluşması için kurulmuş. Toprak ana 1 gram altın için yıllarca zehirlendi. Sıvılaştırılmış siyanür zehri yüzlerce vatandaşın yaşadığı köylerin tam ortasında , toprağa yıllarca damladı. Çıkan zehirli gaz ,sisli bir bulut gibi Fatsa’nın üzerine çöktü. Karadeniz’in yeşil vadilerinin yerine, sisli ,puslu, çorak sanki ay kriteri kadar boş bir görüntü bıraktı. 
 Yok edilen bitki örtüsü yüzünden Fatsalılar senelerdir korku filmi gibi bir hayat yaşadı. Madene kuşbakışı baktığınızda zehirli ölüm tarlaları çok net görülüyordu. 
 Şimdi Fatsa’lı vatandaşımıza sorsan , yıllarca bu ulusal anlamda çevre kirliliğine ve doğaya bu denli zarar vermiş , verilmesine göz yummuş, sebep olmuş, hiç ses çıkarmamış, köylünün sesine de kulak asmamış AKP adayına oy verir misin diye?
 Şimdi İstanbul ‘a soruyorum; AKP ‘nin yerel seçim için İBB adayına hazırladığı afişte yazan “SADECE İSTANBUL” gerçekten sadece İstanbul’mu ? Yoksa sıradaki İstanbul mu? Çevre Bakanı iken bunca felakete sus diyen parti , Belediye Başkanını konuşturur  mu?
Evrim Tok