Şişli’de sıkışmış trafiğin içinde, bize göre karşı yönde gelen araçlardan birinin altına hızlıca eğilip, kanadı kırılmış güvercini ezilmekten kurtaran şişman adam:

”SANA HELAL OLSUN!”

Gün geçmiyor ki psikopat birinin bir hayvana bir çocuğa yaptığı

kötü muamelenin haberini almayalım. Artık hangisini yazacağımızı şaşırdık.

Bu kuşu kurtaran adam da olan hangi duygu onlarda yok?

Tabii ki “VİCDAN”

Ruhu hasta olmayan insanların hayretle, korkuyla izledikleri tüyler ürpertici haberlerden gözümüzü açamaz olduk. Çocuklara tecavüz eden, öldüren, gömen mi dersiniz, hayvanlara işkence edip, dört ayağını kesip bırakan mı…Kadınlara işkence ederek öldüren mi…

Peki neden? Kim bunlar? Bizler sivrisineği bile tütsüyle evimizden, odamızdan uzaklaştırmaya çalışırken, bakmaya kıyamadığımız minicik çocuklara, canlılara bu zalimce muameleyi yapanlar kimler? Hastalıkları ne?

ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU  denilen psikolojik rahatsızlık. En önemli belirtisi “Vicdansızlık”. Çocukluğundan belli oluyor bu manyaklar aslında. Çevresine sürekli zarar veriyor. Hayvanlara kötü muamele ediyor, yalan söylüyor ve çoğu zaman tüm bunları zekice yapıyor. Çocukluktan dikkatleri dağınık olduğu için okul yaşamları genellikle başarısız olup; çabuk bitiyor. “Normal”i yeri geldiğinde ne kadar güzel oynasalar da anormal yaratıklar. Toplumu ve hayvanları bu canavarlardan korumak lazım. Aslında işe bunların çocukluklarından  başlamak lazım.

Çocuklara davranış öğretmek genellikle zor değildir. Hatta çocuk sizi seviyorsa, siz ne yapıyorsanız taklit eder. Bir çocuğa VİCDAN içeren davranış öğretemiyorsak, sözümüzü dinletemiyorsak, “Çocuktur Yapar”, “Çocuktur Düzelir” dememek ve kolları sıvamak lazım.

         

Bu işlerin uzmanı olmasakta uzmanlara ulaşmak pek zor olmasa gerek. Keşke aileleri bunu yapabilse… Çünkü bir çocuğu en iyi ailesi tanır ama ne yazık ki toplumumuzda ya bilinç eksikliğinden ya da sevgi fazlalığından çocuktaki anormalliği  göz ardı ederek; en çokta ailesi  tehlikeli bir yetişkin olmasına sebep oluyor . Böylelikle bu anormal insanlar  çevresine telafisi mümkün olmayan hasarlar veriyor ve aileleri  onları korumaya ve suçlarını inkar etmeye devam ediyor.

Her ne kadar kabul göremeyecek zalimlikler yapsalar da bu kişiler hasta. Aslolan onları tanıdığımız anda tanısını kesinleştirerek gerekenin yapılmasını sağlamak. SAĞLAMAK kelimesinin altı burada dikkatle çizilmeli. Tedavisi varsa olsunlar, yoksa toplumdan tecrit edilsinler. Çünkü hapis bile yeterli çözüm değil. Yapılan araştırmalarda görülüyor ki; hapisten çıkar çıkmaz aynı zararları vermeye hızla devam ediyorlar.

BİTSİN ARTIK BU KORKULU RÜYA!

Tanıdığım  tüm çocuk ve hayvan sahipleri sevdiklerini nasıl koruyacaklarını şaşırmış durumda…