Pandemi de eğlencenin ve sosyalleşmenin yeni adı, parti kongreleri oldu. Bizi bölmeye çalışan iç ve dış minnaklar , Pandemi dinlemeyip 7/24 çalışmaya devam ettiği için yetkililerimiz milli birlik ve beraberliğimizi koruma adına ,milli bayramlarımızı kutlamayı tercih etmeyip, geçtiğimiz günlerde istemeye istemeye kongreler düzenlediler. Akabinde uzunca bir süre evlerimize yeniden haps edilmek zorunda kalsak da,  corona virüs milletimizin bekası için toplandığımızı bildiğinden , oralarda kimseciklere bulaşmadı. O yüzden kimseye ceza meza kesilmedi. Sokakta iki saniye hava almak için maskesini açan herkes ceza ödedi. Çünkü sokakta hava almak için maske açmanın yerli ve milli hiçbir tarafı yok .Virüs; “abartmayın yahu” deyip kongreler dışında herkese bulaşmaya devam etti. Bu arada kongre sonrasında halaylı davulu eğlenceler de  düzenlendi. Vallahi, orada da virüs kimseciklere bulaşmadı. 

 Yüksek sesle kimseyi rahatsız etmeye hakkımız olmadığına  ve bu yönde kısıtlamalar da geldiğine göre, kongrelerde davullu zurnalı birbirimizi rahatsız edebiliriz...

Mekan sahipleri ve esnaf , iş yapmak istiyorsa bu yolu takip edip ,lütfen kongre düzenlesin. 

Salgınla beraber dünyada bir sürü tedbirler alındı. Bunlardan biri de Japonya’da yalnızlık bakanlığı kuruldu. Bakanlığın görevi sosyal yalnızlığı ve izalasyonu önlemek, insanlar arasındaki bağları korumak için faaliyetler yapmakmış. Bizde kurulsa böyle bir bakanlık ne gibi çalışmalar yaparlardı, vallahi merak konusu uyandırdı bende...

 Küçük küçük zamların ve canımızdan bezdiren vergilerin ülkesi canım ülkem de  ikinci el satılacak araçlarda vergi uygulaması taslağı getirilmişti.  Bundan sonraki önerge ise araç almayı hayal edenlerle, rüyasında araç kullananlara gelebilir diye düşünüyorum. Olurda bir çocuk araba resmi falan yaparsa lütfen ondan da vergi alınsın , alınmalı yani...Bu gidişle normalleşme gerçekleşecek zannederken ,iyice anormalleştiğimiz kesin. 

Yerli ve milli içeçekten sonra yerli ve milli arama motoru nedir ?

Google ,Apple, Facebook, Amazon,Microsoft geliştirme projesinin ilanı sloganı ile beraber açıklandı. Dünya GAFAM ‘dan büyüktür denildi. 

GAFAM ‘ın açılımını oluşturan şirketlerin kişisel verilerimize devletten daha fazla sahip olmaları uygun bulunmadı.  Hobisinden , fobisine vatandaşını tanı projesinde yerli ve milli arama motoruna ihtiyaç duyulmuştu.

 Geçtiğimiz günlerde PTT market olarak karşımıza çıktı.

Pandeminin ilk günlerinde belediyelerin maskeler benden diyerek her vatandaşına beş maske dağıttını hatırlarsınız. Daha sonra yağlar benden, kızartması sizden diyerek neredeyse taksitle satılacak fiyatlardaki ayçiçek yağının da satışını yapmışlardı. “Niye  ayçiçek yağı bu kadar pahalı ,biz üretmiyor muyuz “diye standart soruları sorduk tabiki; fakat dünyada en fazla ayçiçek yağı ithal eden ülke olduğumuz gerçeği suratımıza tokat gibi patladı.

 Bitkisel yağdan sonra şeker ve un satışına da soyunan PTT, malzeme listelerinden anlayacağınız üzere "helva yapsanıza" moduna girdi.Daha da vahimi ; PTT kendinden daha ucuza  (%25 )yağ satan firmaya da dava açmıştı. Ne diyelim utanmıyorlar PTT dışında halka indirimli yağ satmaya...

Netice itibari ile gülüyoruz acınacak halimize.Kinayeli ya da esprili yazmaya çalışsam da yapılan saçmalıkları gördükçe,anımsadıkça üzülüyorum. Her hafta ısıtıp ısıtıp hatırlatmaya devam edeceğim. Zira gündeme yetişmek ne mümkün. 
Haftaya ikinci bölümle görüşmek üzere...

EVRİM TOK