Türkiye'de yaşanan olaylar atlı...
Ancak CHP ve MHP liderleri piyade...
Türk halkına bağıran iktidar lideri çok sesli...
Ancak CHP ve MHP liderleri çok sessiz...
Her meydanda kükreyen bir Erdoğan var.
Her meydanda, ne diyeceğini şaşırıp kalan bir Kılıçdaroğlu ile bir Bahçeli var.
Ya o günkü güncel olayları unuturlar.
Ya en önemli ülke sorununu yarım yamalak konuşurlar.
Ya da ''aman ha ucu bir yerlere dokunmasın'' korkusu ile titrek
söylemleri olur...
Anlaşılan o ki Kılıçdaroğlu ile Bahçeli sadece kendi ezberleri ile
yetiniyor o kadar.
''Bir an önce konuşma bitse de gitsek'' hayali kuruyorlar o kadar.
Gerçek şu ki AKP, yüzde 50'lik bir oyu kendi başarısı ile almıyor. Bir
eksik ve yetersiz muhalefet liderleri sayesinde alıyor.
Çok şanslı bu AKP çok...
Böyle muhalefet, düşman ülkeler başına...
Böyle muhalefet, demokrasi adına ne kadar rezillik varsa, onları
yaşayanların başına...
Böyle de olmaz ki!..
Eğer son günlerde şu ''rüşvet ve yolsuzluk'' olayları patlak
vermeseydi. İşleri daha da zor olacaktı.
Neyse ki kıyısından ve bir yerinden söyleyecek bir şeyler buldular.
Geçen gün Bahçeli Balıkesir'de konuşurken çok zor durumdaydı çok.
Önce öyle bir sesle konuşmaya başladı ki neredeyse meydandakiler alanı
terk edecekti.
Sonra başbakana öyle bir yaklaşımla eleştiriler yaptı ki; bir acemi
spikerin ilk haber sunumundan farksızdı.
Konuşmanın sonuna doğru bağırıp eleştiri dozunu artırsa da tamamı
eksik, bölük-pürçük ve de yetersiz konulardı o kadar.
Hem Bahçeli hem de Kılıçdaroğlu kısa ve net cümle kurmakta zorlanırken,
halkın beklentisi olan ülke sorunlarını sıralamakta da yetersiz
kalıyorlar. Hele hele konuştukları o gün ve saatlerde, ülke gündemine
düşen önemli konuları, çoğu kez
meydana taşıyamıyor, siyasal iktidarı eleştiri yağmuruna tutamıyorlar.
Bir iletişim uzmanı olarak açık ve net olarak belirtmeliyim ki;
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli AKP'nin en büyük şansıdır.
Bunun en canlı tanığı bu ülkede yaşayan herkestir.
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin yetersiz ve eksik muhalefeti yüzünden
neler yaşadık neler!..
AKP döneminde; Orduya kumpas, yargıya elense, medyaya kelepçe,
üniversiteye susturma, demokratik kitle
örgütlerini korkutup sindirme ve de daha neler neler...
Ama onlar; Eksik ve yetersiz kaldılar!..
Türkiye'nin dış ilişkileri yerlerde sürünürken, aç halkın gırtlağından
kesilen lokmalar, Suriyeli sığınmacılara verilirken
Eksik ve yetersiz kalmadılar mı?
Hatta ve hatta meclis grup toplantısında kendilerine tanınan süreyi
bile verimli kullanamadılar!
Türkiye, A'dan Z'ye ne varsa her konuda çivisi çıkmış bir ülke haline geldi.
Ne var ki halkı temsil eden muhalefet parti liderleri eksiz ve yetersiz kaldı.
Umarım ikisi de yerini, hem aktif hem de heyecan dolu bir yeni lidere bırakır.
Yandaş ve havuz medyasına rağmen, halka ulaşabilen yeni liderlere...
Yoksa; aynı tas aynı hamam...
Yoksa; KILIÇDAROĞLU VE BAHÇELİ BAŞKAN... ERDOĞAN BAŞBAKAN...
Ah ülkem ah!.. Vah ülkem vah!..
(EVET, BU YAZIMIZ SEÇİM ÖNCESİ AYNI KÖŞEDE ÇIKTI.
SONUÇ: ORTADA... Çünkü gerçekler hep çıplak gezer.)