“Onurunla çalış , hayaline ulaş” başlıklı kamu spotu .

2017 / Türkiye de Anayasa değişikliği referandumu gündem

 Güneşli bir gün , bir köy kahvesi…Ağaçların altında tahta masada tek başına oturmuş derin derin düşünen bir delikanlı. Saçları asker traşı, yüzü kaygılı. O sırada başka bir delikanlı yanına gelip oturuyor. “ Hayırdır kardeşim neden böyle oturuyorsun ?” diyor. Kara kara düşünen delikanlı diyorki; “ Askerlik vatan borcu ama aileme kim bakacak?” Arkadaşı gayet rahat cevap veriyor; “ Bizim mahalleli Mehmet sözleşmeli er olmuş, 3000 liraya yakın maaşla, 3 yıl görev yapmış. Sonra ikramiyesini alıp terhis olmuş. Memlekete gidip dükkan açmış.” Diğer delikanlı tekrar soruyor;” Nasıl başvuracağız? “ 

“Çok kolay “diyor, arkadaşı. Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın internet adresine girmen yeterli.”

Arkasından kamu spotunun teması görünüyor;

“Onurunla çalış, hayaline ulaş”

Bir defa vatan borcu diyerek başlayan ve iş bulma kurumu gibi sonuçlanan bu tarz bir kamu spotu hazırlanmasının maksadı çok açık. O dönemde tepki çekmiş olmalı ki Türk Silahlı Kuvetleri cevap niteliğinde başka bir kamu spotu yayımlamış. 

Türk Milleti evvelden ezeli askerdir. Asker doğmuştur, asker ölür. Kadını ,çocuğu, genci, yaşlısı, mehmetçiktir. Tarihimiz bunun örnekleri ile doludur. Aç kalır asker olur, geride bebesini bırakır asker olur. Ben asker olunca aileme kim bakacak demez. 

Vatan , anadan babadan evlattan evladır. Bu bilinç ve ruh hali değiştirilemez. 

Askerlik görevi,  adı üstünde vatan borcudur yani üstüne para verilmez. Türk Milleti’nin, Türk gencinin bunu bedelsiz, gönüllü ve canı pahasına yapacağını herkes bilir. Asker bir Milletin ruhunu, dükkan vaadi ile kamu spotu haline getirmek, üzülerek söylüyorum , Türk askerinin kutsal görevinin önüne geçim derdini koymakla eş değerdir.

TSK ‘nın cevaben hazırladığı kamu spotu ise şöyle; Anadolu’da bir yer. Köyde askerler ve çocuklar ağaç fidelerini dikiyorlar. Çocuklardan bir tanesi koşarak kenarda onları izleyen yaşlı bir amcanın yanına gelip elindeki su şişesini alıyor. İhtiyarın çocuğa tek cümlesi şu; “ Bu topraklara can verende, can suyu verende Mehmetçiktir.”

                                   ***

Bir başka kamu spotu ve elbette yine 2014 de gündem Cumhurbaşkanlığı seçimi …

Uğultulu ve korkutucu , gerilim odaklı başlangıç müziği…Kasvetli bir gün ,gökyüzünde dalgalanan bayrağımız. Karanlık bir el, karanlık görünümlü biri… Usulca dalgalanan bayrağa yaklaşıyor, bayrağın halatını kesiyor. Yavaşça  gönderden süzülerek inerken güneşli yüzlere gölge oluyor. Yurdun her yerinden bayrağın inişi görülüyor. Bu sırada İstiklâl marşımızın mısraları okunuyor. Koşarak her sokaktan , her dükkandan her evden insanlar bayrağın halatını tutarak tekrar göndere çekiyorlar. 

 “Millet eğilmez, Türkiye yenilmez”

Başlığı ile kamu spotu son buluyor.

Cumhurbaşkanı’nı seçiyorduk, altı üstü sandıkta verilecek, hepi topu bir oy hepsi bu. Millet niye ,kime ,neden eğilsin? Türkiye Cumhurbaşkanı’nı seçecek sadece niye  ve kime yenilsin?

Evvelden ezeli bayrağı gönderden indirmek kimin haddine? Kurtuluş savaşın da düşman dokunamamış…Tarih boyunca kim cüret etmiş ,Türk Bayrağına dokunmaya? Kaldıki seçim olacağı yıl bu kamu spotu ne alaka?

Şimdi önümüzde yine seçim var. Bakalım hangi temalar üzerine kurulu kamu sporları izleyeceğiz. Misal ben ekonomi ağırlıklı kamu spotları hazırlarlar diye düşünüyorum. Düşünmekle kalmıyor , bir de üstüne üstlük baya gülüyorum. İşsizlik, yoksulluk elbette bu konuları 20 yıldır en başarılı şekilde yürüttüklerinden , kamu spotları da bu konular üzerine etken olacaktır di mi? Yine maneviyatımız üzerinden olacaksa , şaşırmayın derim.

Ayrıca seçim zamanı medyayı saray’ın reklam ajansı haline getirerek, toplumu etkilemek , kamu spotu örneği midir yoksa bir taktik midir bilemedim? 

EVRİM TOK